Neden İngilizce öğrenemiyoruz

Yabancı lisan öğrenirken yaptığımız en büyük kusurun yanlış metotlarla öğrenmeye çalışmak olduğunu lisana getiren Berlitz Lisan Okulları Müdürü Çağdaş Kardaş, husus hakkında değerli bilgiler veriyor.

Eğitsel ve ruhsal pürüzler

Tartışılmaz bir gerçek olan üniversal dünya ve onun lisanı İngilizce, bugünün çağdaş hayatında çok kıymetli bir role sahiptir. Sonların giderek kaybolduğu ve çabucak herkesin birbiriyle irtibat kurduğu devirde İngilizce, bir gereklilikten fazla, mecburilik haline geldi. Her ne kadar mevcut eğitim sistemi içinde bir lisan eğitimi verilse de eğitsel ve ruhsal birtakım pürüzler, öğrenme sürecini sekteye uğratabiliyor. Bu noktada yabancı lisan öğrenmek isteyenlerin atması gereken birinci adım, yanlışsız metotlarla pratik temelli ve tecrübeye dayalı bir eğitim tercih etmeleridir.

Konuşmaktan çekinmeyin

Yabancı lisan öğrenirken en sık sorun yaşanılan mevzuların başında konuşmak geliyor. Zira İngilizce düşünmek yerine Türkçe düşünüyor ve cümleyi Türkçeden İngilizceye çevirmeye çalışıyoruz. Bu durum olağan bir diyalog fırsatını engellemekle kalmıyor, çevirmek için harcadığımız vakit da özgüvenimizi zedeliyor. Lakin İngilizceyi akıcı konuşabilmek için evvel korkmadan konuşabilmeyi öğrenmek gerekir. Yanlışlara, gramer kusurlarına takılmadan günlük bir akış doğrultusunda konuşmak temel alınmalı, bol bol pratik yapılmalıdır.

Tecrübeye odaklanın

Bu vakte kadar İngilizce öğrenememiş olmamamızın tahminen de en değerli sebeplerinden biri de ezberletilen kalıpların dışına çıkamamış olmaktır. Fakat lisan yaşayan bir varlıktır ve ezberlerin çok ötesindedir. Bu noktada lisan öğrenirken tecrübelere odaklanın. Ezberlediklerinizi unutun, o an ne gerekiyorsa o denli konuşun ve en değerlisi de kusur yapmaktan korkmayın. Teorilere sıkışıp kalmayın, yiğit olun.

Olabildiğince İngilizceye maruz kalın

İngilizce öğrenme ile ilgili araştırma yapan bir kişinin en çok karşılaştığı tekliflerin başında maruz kalma geliyor. Zira lisan öğrenmenin tahminen de en kolay yolu o lisana maruz kalmaktır. Öğrendiğiniz bir lisanı unutmanın en kolay ise o lisandan olabildiğince uzaklaşmak. Bu sebeple günlük hayat içinde kendinize İngilizce öğrenebileceğiniz alanlar yaratın. Bebeklerdeki öğrenme sürecine emsal bir yol izlemek en doğrusu olacaktır. Nasıl ki bir bebek, doğduğu andan itibaren duyarak, tekrarlayarak ve taklit ederek öğreniyorsa birebir süreci takip edebilirsiniz. Bunun için İngilizce müzik ve sesli kitaplar dinleyebilir, en sevdiğiniz dizi ve sinemaları alt yazısız izleyebilirsiniz. Anadili İngilizce olan şahıslarla sohbet edebilir, Berlitz üzere konuşma odaklı eğitim veren lisan okullarından faydalanabilirsiniz.

Okumadan İngilizce öğrenmek çok güç

Öğrenme farklı prensiplerin entegre bir biçimde çalışmasıyla gerçekleşir. Konuşmak kadar duymak ve görmek de kıymetlidir. İngilizce öğrenmede konuşmak belirleyici bir öge olsa da okumak, görsel olarak bir alışkanlık kazanmak için kıymetli bir rol üstlenir. Bu bahiste; düzeyinize uygun İngilizce kitaplar okuyabilir, yabancı gazeteleri inceleyebilir, blogları takip edebilirsiniz.

Yanlışsız metot, kısa vakitte tesirli sonuçlar yaratır

Konuşma ve pratik temelleri üzerine inşa edilmiş bir eğitim süreci lisan öğrenmedeki tabuları ortadan kaldırır. Bu nedenle lisan eğitimi veren kurumlar araştırılırken, pasif değil etkin bir eğitim anlayışı ile görsel ve işitsel prensipleri entegre eden kurslar seçilmeli. Anadilde eğitim veren eğitmenler aracılığıyla konuşma yeteneklerine odaklanarak, öğrenme biçimini diyalog ve role-play içerikler üzerine inşa edilmeli , grameri kodlamadan sınıfta bol bol konuşma pratiği yaparak faal bir biçimde öğretilmelidir.